Demet: Can Yaman’dan Ayrıldım Çünkü…
Güneşli bir İstanbul sabahı… Bir fincan kahve ve boğazdan esen hafif rüzgâr eşliğinde, düşündüğüm tek şey şu: Hayatımın en çok konuşulan ayrılığını anlatmalı mıyım? Peki ya anlatırsam, insanlar gerçekten anlar mı? Neyse, belki de artık bu hikâyeyi kendi ağzımdan duymanın zamanı geldi.
Biliyorum, siz de meraktasınız. Neden mi? Çünkü “Demet Özdemir ve Can Yaman çifti” bir dönem herkesin dilindeydi. Aşkımız, televizyon ekranlarından sokaklara taşan bir hikâyeydi. Birbirimize baktığımızda gözlerimizin içi gülüyordu. Ama biliyor musunuz? Bazen en güzel aşk hikâyeleri bile mutlu sonla bitmez.
İlk başta her şey bir peri masalı gibiydi. Can, her zaman dikkat çekici ve enerjisiyle ortamı dolduran bir adamdı. Onunla birlikteyken hayatın ritmi hızlanıyor, günler daha maceralı hale geliyordu. Ama işte, peri masallarının da bir bedeli var. Işıltılı sahneler ardında kalan gerçekler çoğu zaman göz ardı edilir. Bizim hikâyemizde de bu böyleydi.
Can’ın tutkulu ve özgür ruhu, en başta beni ona çeken şeydi. Ancak zamanla, bu özgürlük tutkusu bir duvar gibi aramıza girdi. Beraberliğimizde ben hep “biz” olmak isterken, o daha çok “ben” demeye başladı. Hayatını hep kendi kurallarına göre yaşamaya alışkındı ve belki de o yüzden benim sınırlarımı, ihtiyaçlarımı bazen göz ardı etti.
Evet, biz çok eğlendik. Evet, birçok güzel anımız oldu. Ama ilişkiler sadece eğlenceden ibaret değil. Birlikte ilerleyebilmek için karşılıklı fedakârlık, anlayış ve en önemlisi ortak bir ritim gerekir. Bizim ritmimiz, zamanla farklı melodilere dönüştü. Ben sakin bir akşam yemeğinde huzur ararken, o adrenalini zirvede hissetmek istiyordu. Ben küçük anların değerine inanırken, o büyük gösterişli jestlerle aşkı yaşamak istiyordu.
Elbette aşk vardı. Ama aşk, sadece sevgiyle ayakta durmaz. Saygı, anlayış ve ortak bir gelecek vizyonu olmadan en büyük aşk bile bir noktada çatırdamaya mahkûm olur. Bizim de hikâyemiz böyle sonlandı. Kavga ederek değil, hırpalayarak değil… Sadece sessizce fark ettik ki, yollarımız artık aynı yöne gitmiyor.
Peki, pişman mıyım? Asla. Can Yaman, hayatıma kattığı her şeyle özel biri olmaya devam edecek. Ama bazı aşklar, yaşanması gereken yerde kalmalı. Geçmişte, en güzel hatıralarla…
Ve belki de en önemlisi, her hikâye mutlu sonla bitmese bile, bize kendimizi bulma şansı verir. Benim hikâyem de işte böyle bitti. Ama kim bilir? Belki de bu bir son değil, yeni bir başlangıçtır…