Herkes beni suçladı ama ben Hazal’a evlenme teklif ettim.
.
.
.
Herkes beni suçladı, ama ben Hazal’dan evlenmemi rica ettim. Onu kaybetmekten korkuyordum, çünkü Hazal benim her şeyimdi. Etrafımdaki insanlar sadece hatalarımı gördü, ama hiç kimse kalbimi dinlemedi. Onlar, benim ona duyduğum derin sevgiyi ve ona verdiğim değeri anlamadılar.
Bir gün, Hazal’ı kaybetme düşüncesi içimi yiyip bitirirken, ona gidip diz çökerek duygularımı dile getirdim: “Hazal, seni seviyorum, seninle bir hayat kurmak istiyorum. Lütfen beni bırakma, benimle evlen!” Bu sözlerim sadece dilimden dökülen kelimeler değildi, kalbimden gelen en içten isteklerdi.
Herkes benim ne kadar yanlış yaptığımı söyleyebilir, bana ne kadar kızabilirlerdi. Ama ben sadece Hazal’ı istiyordum, çünkü onsuz bir hayatı hayal edemiyordum. Belki de herkes anlamayacak, belki de bana kızacaklardı, ama ben bir şeyi çok iyi biliyordum: Hazal’la bir hayat kurmak, onunla her anı paylaşmak için her şeyi yapardım.